Belge: 278-131
Edirne’de ikamet etmekteyken Balkan Harbi sebebiyle İstanbul’a göç etmek zorunda kalan Kemik Ali’nin eşi göçmen Meryem’in, üç asker oğluyla ilgili bilgi edinme talebiyle 1913’te yazdığı mektubudur.

Bihî
Huzûr-ı Âlîlerine
Efendim Hazretleri,
Edirne’nin Tayahâtun mahallesinde sâkin bulunuyorduk. Balkanlarla vukûʻ bulan harp münâsebetiyle Edirne şehri henüz Bulgarlar tarafından muhâsara olunmadan mukaddem câriyeleri mahdûmlarımın âile ve bir sürü yetim ve yetîmesiyle hicret ederek buraya geldik. Yetmiş yaşını mütecâviz bulunan kocam Ali, silah altında bulunan otuzbeş yaşında Ali ve otuz yaşında bulunan Hüsmen, yirmi üç yaşında bulunan […] nâm oğullarımızı orada bırakıp gelmekle muktezâ-yı şefkat muvâfakat etmeyerek üç oğlumuz silâh başında vazîfe-i vataniyesini îfâ etmekte ve kocam dahî onlardan ayrılmamak sûretiyle Edirne’yi terk edemeyerek orada kaldılar. Son günlerde yiyecek ekmek bulamayarak kocam nam-ı maʻrûfu olan Kemik Ali açlıktan vefat etmiş olduğunu haber alabildimse de isim ve sinlerini bâlâ arz ettiğim üç nefer oğlumun hayât ve memâtına ve hayâtta ise nerede esîr bulunduklarına dâir bir maʻlumât alamadım. Altmış yaşında bir ihtiyâre kadınım elime bir tas su verecek kimsem yoktur ve kimden haber alacağımı ve kimlere mürâcaʻat etmek lazım geleceğini bilmiyorum. Küll-i yevm akmakta olan göz yaşımı gören erbâb-ı merhametten birisi cemiʻyyet-i âlînize mürâcaʻat edecek olursam yavrucuklarımdan yakın vakitte bir haber alabileceğinizi söylediler. Allah ve Resûlullah aşkına oğullarımdan bir haber almanızı ve aldığınız haberi Üsküdar’da Vâlide-i Atîk imâreti kâtibi Sıdkı Efendi’ye bildirirseniz o da bana maʻlûmât vereceğinden lutfunuza muntazır bulunduğumu arz ederim efendim hazretleri.
Fî 23 Hazirân sene 329
Edirne’nin Tayahâtun mahallesinde sâkin iken vefat eden Kemik Ali’nin zevcesi muhâcir Meryem câriyeleri
Muʻâmele 1637
Fî 24 Haziran sene 329
Muʻâmele 1737
Fî 25 Haziran sene 329